İşgalci İsrail Ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yer alan Kemal Advan Hastanesi Müdürü Dr. Hüsam Ebu Safiyye’yi alıkoyduğunu doğruladı. Terör devleti, 27 Aralık’ta Kemal Advan Hastanesini basarak Ebu Safiyye’nin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişiyi alıkoymuştu. Tepkilerin yükselmesi üzerine Ebu Safiyye’yi esir aldıklarını reddeden bir açıklama yayınlayan işgalci güç, yaptığı itirafla savaş suçlarıyla dolu siciline bir yenisini daha eklemiş oldu. Kemal Advan Hastanesi baskınından sonra bölgeden tahliye edilen hasta ve bakıma muhtaç kimseler, Endonezya Hastanesi’ne nakledilmişti. Hastanede doktor, tıbbi malzeme, yakıt ve hatta battaniyenin olmadığı, hastaların umutsuzluk içinde ölümü beklediği açıklandı. Birleşmiş Milletler raporlarına göre son 8 ay içinde Gazze Şeridi’ndeki en az 27 hastane ve 12 sağlık tesisine yönelik 136'dan fazla İsrail saldırısı kaydedildi.
İsrail ordusu Ebu Safiyye’yi sorgulamak için alıkoyduğunu itiraf etti. Ordunun basın ofisinden Ebu Safiyye’nin durumuna ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Ebu Safiyye’nin “Hamas üyesi olabileceği şüphesiyle soruşturulduğu" öne sürüldü. Filistinli doktorun nerede alıkonduğu ve sağlık durumuna ilişkin ise bilgi verilmedi. Açıklamada ayrıca İsrail askerleri tarafından 27 Aralık’ta basılarak boşaltılan ve birçok bölümü ateşe verilen Kemal Advan Hastanesi'ne ilişkin çeşitli iddialara yer verildi. Ebu Safiyye’nin 27 Aralık’ta, alıkonmadan önce yıkıntılar arasında beyaz önlüğüyle İsrail tanklarına doğru tek başına yürüdüğü görüntü, Gazze’de işgale karşı direnişin sembollerinden biri haline gelmişti.
Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), İsrail'in Dr. Hüsam Ebu Safiyye'yi Kemal Advan Hastanesi'nden almasının ardından ABD hükümetine "derhal harekete geçme" çağrısında bulundu. CAIR yaptığı açıklamada, "İsrail'in soykırımına tam ortak olan Biden yönetimi, Dr. Hussam Ebu Safia'nın serbest bırakılmasını sağlamak ve aşırı sağcı İsrail hükümetinin Gazze'deki hastanelere ve sağlık personeline yönelik sistematik saldırılarına son vermek için harekete geçmelidir" dedi. ABD'nin soykırımın parçası olmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, “İsrail'in tıbbi tesislere yönelik saldırıları, Filistinli sivilleri her gün katletmesi ve tüm bir nüfusu açlığa mahkûm etmesi, Gazze'deki etnik temizlik soykırım kampanyasının açıkça bir parçasıdır” denildi.
Diğer yandan Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Endonezya Hastanesi’nde tedavi gören Filistinli hastalar ve yaralılar, geçtiğimiz cuma gününden bu yana İsrail ordusunun sıkı ablukası altında zor koşullarda yaşam mücadelesi veriyor. Abluka, artan bombardımanlar ve kış şartları hastaların çektiği sıkıntıları daha da artırıyor.
İsrail askerleri tarafından basılarak boşaltılan Kemal Advan Hastanesi’dan refakatçılarıyla zorla tahliye edilen hasta ve yaralılar, Filistinli sığınmacılarla birlikte Endonezya Hastanesi’ne sığındı ancak burası da İsrail bombardımanlarında ağır hasar gördüğünden sağlık hizmetleri için elverişli değil. Hastanede ilaç ve sağlık personeli bulunmadığı gibi, kalan yiyecek ve içecekler de tükendi. Hastalar, kışın şiddetli soğuğu altında korunak sağlayacak giysi veya battaniyelerden yoksun durumda. Bu durum, özellikle yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalıkları olanlar için hayati bir tehdit oluşturuyor.
Tahliye edilen hastalar arasında yer alan Ruva Bisala, "Hastalar tıbbi bakıma muhtaç, ancak burada hiçbir temel ihtiyaç karşılanmıyor" dedi. Bisala, İsrail ordusunun kendilerini birkaç gün önce Kemal Advan Hastanesi’ni yıktıktan sonra zorla Endonezya Hastanesi’ne yerleştirdiğini ve hiçbir şekilde yiyecek, içecek ya da diğer temel ihtiyaçları sağlamadığını belirtti. Hastaneden çıkmanın neredeyse imkansız olduğunu belirten Bisala, "İsrail ordusu son günlerde çok sayıda patlayıcı yüklü robotu bölgeye göndererek, vatandaşların evlerini tamamen yok etti" diye konuştu.
Beyaz önlüğüyle direnişin sembolü oldu: Ebu Safiyye nerede?
