Ayhan Bora Kaplan çetesine ilişkin soruşturmayı yürüten ve haklarında gizli tanık Serdar Sertçelik’e etki etmek sebebiyle de dava açılan emniyet müdürlerine şimdi de, firari FETÖ’cü Cevheri Güven’e bilgi ve belge sızdırmak suçlamasıyla iddianame hazırlandı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede, 4 emniyet personelinin yasa dışı yollarla elde ettikleri bilgileri FETÖ’nün yurt dışındaki mensuplarına gönderdikleri öne sürüldü. Şüphelilerden emniyet personeli Dinçer hakkında “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan 15 yıl, eski Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, eski Ankara Emniyeti Organize Şube Müdürü Kerem Gökay Öner ve eski Organize Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan’ın ise “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek”, “gizliliği ihlal” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarından 20’şer yıla kadar hapisleri istendi.
İddianameye göre, şüphelilerin yalnızca sosyal medya üzerinden değil, aynı zamanda doğrudan telefon ve e-posta aracılığıyla da bilgi alışverişinde bulunduğu tespit edildi. Özellikle örgüt propagandası yapan video ve haberlerin yurt dışına servis edilmesi, casusluk suçlamalarının temelini oluşturdu. Yeni Şafak’ın ulaştığı bilgilere göre, ele geçirilen dijital materyallerde yapılan incelemelerde, şüphelilerin şifreli mesajlaşma uygulamaları kullandığı ve çok sayıda sahte e-posta hesabı açtığı belirlendi. Özellikle 'ProtonMail' gibi yüksek güvenlikli iletişim kanallarının kullanıldığı ve bu hesaplar üzerinden gizli bilgilerin aktarıldığı ortaya çıktı. Soruşturma sürecinde yapılan incelemelerde firari Güven’e resmi evrakların gizli uygulamalar üzerinden gönderildiği ve bu iletilerin ‘dual şifrelemeye’ tabi tutulduğu kaydedildi. Dinçer’in ele geçirilen elektronik cihazlarını özel bir şifre metoduyla korumaya alması dikkat çekti.
Dinçer’in dijital materyallerinde VPN (Sanal Özel Ağ) kullandığı IP adresini yabancı ülkelerde göstererek veri geçmişini gizlediği, dezenformasyon paylaşımlarını ortak kullanılan umuma açık Wi-Fi’lerden paylaştığı tespit edildi. FETÖ’nün mahrem birimlerinde sıklıkla rastlanılan metotlarda telefon ve tabletine gizli haberleşme programları yüklendiği tespit edilen Dinçer’in telefonunda henüz açılamayan, deşifre edilemeyen kısımların olduğu öğrenildi. Dinçer’in ulaşılan X hesaplarında meslektaşlarını da FETÖ üyesi olarak fişleyerek kendini gizlemeye çalıştığı aktarıldı.