İş dünyası temsilcileri, 2024’ün hem iç piyasada hem de küresel piyasada oldukça zorlu geçtiğini dile getirirken, Türkiye’nin geçtiğimiz yıl başarılı bir sınav verdiğini vurguladı. 2025 yılına ilişkin öngörülerde ise, toparlanma ve büyüme beklentileri öne çıktı.
Türkiye ekonomisinde ise Enflasyonla Mücadele Programı’nın kısıtlayıcı ancak geçici olduğu düşünülen etkilerin belirginleşmeye başladığını vurgulayan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, şunları söyledi: “Mevcut trendin sürmesi halinde; 2024 yılı ihracatının 264-265 milyar dolar, ithalatın 343-344 milyar dolar, dış ticaret açığının da yüzde 25 düşüşle 79 milyar dolar civarında gerçekleşmesin
i bekliyoruz. Biliyoruz ki, kararlılık ve sabır enflasyonla mücadelenin en önemli silahıdır. Fedakarlıklarımızın karşılığını almak için sürecin tamamlanmasına odaklanmalıyız. İleri teknolojili yabancı sermaye yatırımlarına cömert teşvikler sağlama zamanının geldiğine inanıyoruz.”
Türkiye ekonomisinin 2024’ü başarıyla geride bıraktığını belirten MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, “2024 yılı; dış ticaret, cari denge ve istihdam gelişmeleri bağlamında OVP hedeflerine uygun ve hatta birçok göstergede OVP’nin öngörüsünden de olumlu seyrederken; büyüme tarafında daha ılımlı ve enflasyon tarafında ise OVP hedefinin üzerinde bir seyir görüyoruz” dedi. Mevcut göstergelerin parasal sıkılaşma politikasının iç talebi arzulanan ölçüde sınırlayamadığını vurgulayan Asmalı, “Burada özellikle dikkat edilmesi gereken, enflasyonla mücadelenin maliyetinin toplumsal olarak daha adil bir şekilde dağıtılmasıdır” açıklamasında bulundu.
Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın, 2024 yılının küresel anlamda sıcak gelişmelere paralel çok stresli geçtiğini belirterek, 2025 yılının daha kontrollü ve yapısal reformların yılı olacağı öngörüsünde bulundu. İç piyasalarda küresel ölçekte korkulan olmazsa enflasyonda düşüşle birlikte faizde de düşüşleri görmeye başlayacaklarını söyleyen Aydın, “Bu da biraz esneme anlamına gelecek alım tarafında insanlarımız bir nebze rahatlayacaktır.
Küresel gelişmelere bakarak 2025 tedbirin bırakılmaması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, 2024 yılının küresel ekonomi ve Türkiye için zorluklarla dolu bir yıl olduğunu, belirsizliklerin küresel ticareti de etkilediğini, bir yanda çatışma ve savaşlar devam ederken diğer yanda dijitalleşmenin getirdiği yeniliklerin hayatı şekillendirdiğini belirterek, “2025 yılına ülkemiz ve dünyamızın gerçeklerinin farkında, jeopolitik riskleri ve fırsatları görerek ülkemiz için yeni fırsatların da olacağının beklentisi içinde temkinli ama umutlu bir şekilde giriyoruz” dedi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, ekonomideki sıkılaşma politikası olumlu meyveler verse de enflasyonun hala istenen düzeye gerilemediğini ifade etti. 2025 yılının ekonomide 2024 yılından daha kolay geçmeyeceğini dile getiren Bahçıvan, şöyle konuştu: “Enflasyonla mücadele daha devam edecek. Biraz daha zaman ihtiyacımız var. Ekonomi politikasının sürdürülebilirliğini ve nitelikli büyümeyi öne almalıyız.”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, “Ülkemizi kalkındırmanın, milletimizin refahını artırmanın yolu, kaynaklarımızı en etkili şekilde kullanmaktan, ürettiğimize değer katmaktan ve daha çok ihracat yapmaktan geçiyor. Üretim ve ihracat Türkiye ekonomisi için lokomotif rolü oynuyor. Hızımızı kesen engeller kaldırılırsa 2025’te 280 milyar dolarlık hedefe emin adımlarla koşabiliriz” diye konuştu.
