Kore'de esir düşen en yüksek rütbeli iki Türk subayından biri olan Yüzbaşı İlhan Serim’le ilgili ABD askeri istihbaratı tarafından hazırlanan 118 sayfalık dosya gün yüzüne çıktı. Dosya için 7 yıl önce başvuru yapan Askeri Antropolog Dr. Ece Aynur Onur, Kore'de esir düşen 244 askerimizin çizdiği imajın, ABD ordusunun askeri eğitimini baştan sona değiştirdiğini anlattı. 7 yıl önce ABD'deki National Archives'de başlayan araştırma süreciyle ilgili Yeni Şafak'a konuşan Onur, ABD ordusunun “esaret ve muharebe eğitimi, hayatı idame, kaçma-kurtulma ve sorguya mukavemet” eğitimlerinin, 244 kahraman Türk askeri örnek alınarak oluşturulduğu bilgisini verdi.
Buna göre, ABD’nin Müşterek İstihbarat Değerlendirme Heyeti, savaş bitiminde yapılan esir takasında ilginç verilere ulaştı. Savaş sırasında ABD'li esirlerin yüzde 38’inin, ABD Kara Kuvvetleri esirlerinin ise neredeyse yüzde 50’sinin kamplarda öldüğü, ancak 244 Türk askerinden esir kamplarında ölen tek kişi dahi olmadığı, ABD askerlerinin yüzde 15’inin esaret altında düşmanla iş birliği yaptığı tespit edildi. Türk askerlerin nasıl tüm fiziksel ve psikolojik baskı ve işkenceye direnebildiği araştırıldı.
Türk Esir Bölüğü, esaret altında da olsa emir komuta zincirini bozmamıştı. Birlik ruhunu korumuş, milli çıkarlarını ön planda tutmuştu. Hastalık, açlık ve soğukla birlikte mücadele eden bölük, hastalarına adeta bebek gibi baktı. Doğadan topladığı yiyecek ve avladıkları hayvanlarla hayatta kalan bölük, zorunlu komünist endoktrinasyona ve ardı kesilmeyen sorgulara güçlü mukavemet gösterdi. Amerikan ordusunun o dönem yaptırdığı çalışmada, “Türkler esarette nasıl mukavemet gösterdi, fiziksel, psikolojik baskı ve işkenceye nasıl dayandı, neden düşmanla iş birliği yapmadı” gibi sorulara yanıt arandı. Kore’de esir olan Türk askerlerin üstün mukavemet ve hayatı idame güçlerini, "salt Türk kültürü ve inancından aldıkları" sonucuna varıldı.
Gelinen noktada, Türklerle yapılan çalışma sonucu ortaya çıkan verilerle, ABD ordusunun 1955'teki esaret ve muharebeye ilişkin davranış bulgularına ilişkin yaptırdığı çalışma bulgularının neredeyse kelimesi kelimesine aynı olduğu belirlendi. İşte Türk askerleriyle görüşülüp ortaya konulan raporun ardından ABD Silahlı Kuvvetleri üyeleri için oluşturulan ilkeler:
* Ülkemi savunmak için canımı vermeye hazırım.
* Asla kendi rızamla teslim olmayacağım.
* Kaçmak için her türlü çabayı göstereceğim, düşmanın imtiyazlı muamele göstermesini kabul etmeyeceğim.
* Esir düşersem silah arkadaşlarıma olan inancımı koruyacağım. Düşmana silah arkadaşlarıma zarar verecek hiçbir bilgiyi vermeyeceğim ve onlara zarar verecek hiçbir eyleme girmeyeceğim. Üst rütbeliysem, komutayı ele alacağım. Değilsem, üstlerimin emirlerine itaat edeceğim.
* Esir düşersem sadece künye bilgimi vermekle yükümlüyüm.
* Yaptıklarından sorumlu, ülkemin ilkelerine sadık bir Amerikan askeri olduğumu unutmayacağım. Tanrıya ve ABD’ye güveneceğim.
Askeri Antropolog Dr. Ece Aynur Onur, ortaya çıkan belgelerle gurur duyulması gerektiğini şu sözlerle ifade etti: “Türkiye bu konuda eğitim materyali oluşturamadığı için, NATO eğitimleri ABD ordusundan aldı. Biz de bu eğitimleri NATO'dan aldık. 70 yıldır arşivde bekleyen dosyaları ilk defa açtığı için sevineyim mi yoksa benden önce tek bir Türk'ün gidip araştırmamış olmasına üzüleyim mi bilemiyorum. Bu belgeler ABD askerlerine ait olsa 7 Hollywood filmi yapmışlardı.”
Şırnak'ta PKK'ya ait mühimmat deposu imha edildi
Zehir tacirleri MİT'e takıldı: Türkiye'ye uyuşturucu sevkiyatı engellendi