Sinemanın ölüp ölmediği ya da ne kadar ömrünün kaldığı tartışmaları devam ederken, gişede ilginç gelişmeler yaşanıyor. Ticari sinemanın yaşam alanı olan gişe verilerine bakacak olursak yakın geleceği dair bir projeksiyon ortaya çıkıyor gibi.
Öncelikle sinema neredeyse sadece eğlence aracına dönüşmek üzere. Bağımsız sinema ile aradaki ayrım iyice kalınlaşıyor.
Eğlence filmleri de animasyon, distopya ve fantastik yapımlara yanaşıyor. Son bir yılın gişe verilerine baktığımızda ülkemizde de dünyada da bu manzara karşımıza çıkıyor.
2024’te şu ana kadar dünyada en çok hasılat elde eden filmlere bakalım.
İlk sırada Ters Yüz 2 var. Tüm zamanların en çok hasılat elde eden animasyonu ünvanını da kazanan yapım şu ana kadar 1.5 milyar dolardan fazla gelir elde etti.
İkinci sıradaysa Dune: Part 2 var. Hasılatı 712 milyon dolar. Çılgın Hırsız 4 ise 700 milyon dolar hasılat ile şu an üçüncü sırada.
Dördüncü sırada geçtiğimiz hafta vizyona giren Deadpool Wolverine yer alıyor. Daha şimdiden 600 milyon dolar hasılat elde etti. En az 10 hafta daha vizyonda kalacağını düşünürsek toplamda 1 milyar doları rahat geçeceğini söyleyebiliriz.
Godzilla x Kong: Yeni İmparatorluk listede beşinci, Kung Fu Panda 4 altıncı ve Maymunlar Gezegeni Krallığı yedinci sırada.
Listenin sekizinci sırasında fantastik, animasyon, bilim-kurgu ya da distopya olmayan Bad Boys bulunuyor.
Türkiye’de de en çok izlenen film Rafadan Tayfa 4: Hayrimatör… Ters Yüz 2 listede gittikçe lükseliyor ve ikinciliği ele alacak gibi. Lohusa ve Kolpaçino listede animasyon ya da fantastik olmayan yapımlar.
Sinemanın geleceğini değerlendirirken artık tek başına sinemadan bahsetmemek gerekiyor. Dijital mecraların varlığı ve genel tabloyu etkilemesi de dikkate alınmalı. Dijital alanlarda yer alan ve ilgi gören yöntemler buraya has olacak. Sinemadakiler ise ayrılacak. Formül ya da matematik arayan bunlara bakmalı. Dijitale gidecek bir yapımın sinemada ilgi görme şansı az. Sinemada ilgi gören ise illa ki dijitale gidecek.
Mesela HBO dizilerinin çoğunluğu dijitalde ilgi görüyor. Bir tarz oluşturulmuş durumda. Ancak ilgi gören yapımlar sinema filmi halinde beyaz perdeye çıksa salonların boş kalacağı kesin. Bambaşka dünyalardan bahsediyoruz.
Haliyle bu durum bize sinemanın ölmediğini, belki daha da özgünleşeceğini ifade ediyor.
