Birçok anne-baba çocuklarının kaygılarının ve korkularının arttığından şikayet ediyor. Anne-babalar çocuklarının hayatında önemli değişiklik olmamasına rağmen neden bu kadar kaygılı olduklarını anlayamıyor. Aslında hayatlarında önemli bir değişiklik olmasa da çocukların haber bültenlerini anne babasıyla birlikte izlemesi onların kaygılarını arttırmaya yeter.
Büyükleri de etkiliyor
Bildiğiniz gibi özellikle son yıllarda haber bültenlerinin içeriği gerçekten çok ürkütücü. Yaşadığımız çağa ve insana yakışmayan şiddet ve savaş haberleriyle dolup taşıyor haberler. Haberlerin içeriği zaten korkunçken sunumu ise ayrı bir felaket. Görüntülerin yine korkutucu ses tonlaması ile verilmesi felaketin boyutunu arttırıyor. Çünkü biz yetişkinleri dahi kaygılandıran bu haberlerin çocukları daha kötü etkilemesi çok normaldir.
Karanlıktan bile korkar
Özellikle küçük çocuklar soyut düşünemez. Haberlerde izledikleri şiddet olaylarının, savaşların yaşadıkları yere de sıçrayacağını düşünebilir. Yani yalın bir şekilde “Kötü adamlar, düşmanlar ya bizim eve de gelip bize de zarar verirse” diye düşünürler. En önemlisi ise bu kaygıyı içlerinde yaşayıp anne-babalarıyla paylaşmamalarıdır.
Çocuk, kaygısını anne-babasıyla paylaşsa en azından birkaç rahatlatıcı cümle duyar. Ancak kaygıyı içine atarsa bu onları daha fazla rahatsız eder ve korkularını arttırır. Ya da karanlık koridordan geçerken ışığın önceden açılmasını ister. Normalde tuvalete tek başına giden çocuk annesini yanına ister. Yani korkuları evdeki davranışlarına yansır.
Pedagog Sevil Yavuz'un Meydan Gazetesi'ndeki yazısı için tıklayınız..