Önümüzdeki yıl 22 Ekim-4 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilecek 3. İstanbul Tasarım Bienali'nin teması dün sabah düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.
Beatriz Colomina ve Mark Wigley'in küratörlüğünde hazırlanan bienal arkeoloji ve insan ilişkisi üzerinde duruyor. Tasarımın hikâyesi, dün sabah saatlerinde İstanbul Arkeoloji Müzeleri Kütüphanesi'nde, Osman Hamdi Bey'in kitap kokularının havaya karıştığı bir ortamda yeniden hatırlandı.
3. İstanbul Tasarım Bienali'nin başlık ve temasını açıklamak üzere küratörler mimarlık tarihçisi ve teorisyen Beatriz Colomina ile mimari teorisyen, eleştirmen ve tarihçi Mark Wigley, onlarca sanatçı ve basın mensubunun karşısına çıktı. Sorgulayıcı, kafa karıştırıcı, katman katman açılacak farklı bir tema belirlenmiş önümüzdeki yıl için. Tasarımı bir üst noktadan yeniden ele almaya sevk eden bienalin başlığı şöyle: “Biz İnsan mıyız? Türümüzün Tasarımı: 2 saniye, 2 gün, 2 yıl, 200 yıl, 200.000 bin”. Wigley temayla ilgili şunları söylüyor: “Tasarım hep insanın hizmetindeymiş gibi görünse de, asıl iddiası insanı yeniden tasarlamak. Dolayısıyla tasarımın tarihi bir yandan da “insan” anlayışının zamanla evrilmesinin tarihi. Tasarıma dair konuşmak, türümüzün durumu hakkında konuşmak demek. İnsanlar ürettikleri tasarımların etkisiyle köklü değişimler geçirirken tasarım dünyası da bir yandan genişliyor.”
Tasarımın bütün duvarlarını yıkıp her şeyi en baştan kurmaya davet eden küratörler, şunları da ekliyor: “Bizi insan yapan şey tasarım. İlk aletlerden, katlanarak genişleyen insan kabiliyetine, sosyal yaşamın temelinde tasarım var. Öte yandan tasarım, eşitsizlikler ve yepyeni görmezden gelme biçimleri de oluşturuyor. Bir yandan dünyada hiç olmadığı kadar insan savaş, kanunsuzluk, yokluk ve iklim şartları nedeniyle zorunlu olarak yerinden olurken, diğer yandan insanın genetik yapısı ve iklimin kendisi aktif olarak yeniden tasarlanıyor. Artık ‘iyi tasarım' olgusuna sığınamayız. Tasarımın baştan tasarlanması gerekiyor.”
Küratörler, dünyanın her yerinden ve farklı alanlardan tasarımcı ve düşünürleri sekiz önermenin etrafında bienale katılmaya davet ediyor. Birbiriyle bağlantılı önermeler ise şöyle: “1. Tasarım daima insanın tasarımıdır. 2. İnsan tasarlayan canlıdır. 3. Türümüz, sonsuz tasarım katmanları arasında durmaktadır. 4. Tasarım, insanın kabiliyet alanını kökten genişletir. 5. Tasarım sürekli köklü eşitsizlikler yaratır. 6. Görmezden gelmenin tasarımı bile tasarımdır. 7. “İyi tasarım” anesteziktir. 8. Anestezisiz tasarım, insanlığımıza dair önemli sorular sorar.”
Gelecek yılki bienalde nasıl işlerle karşılaşacağımız şimdilik bir muamma olsa da sergi mekânları belli. 3. İstanbul Tasarım Bienali, Galata Özel Rum İlköğretim Okulu, DEPO ve Studio-X'te yer alacak. Sergilerin yanı sıra bienal kapsamındaki etkinliklerin ayrıntıları ise 2016 yılında ayrıca duyurulacak.