Kerkük referanduma hazırlanırken, Araplar ve bir kısım Türkmenler Bağdat'tan yardım istiyor. KDP ve KYB taraftarları ise zaferi paylaşma niyetinde değil. Kürdistan'ın altın anahtarı Kerkük'ü farklı bir sonuç bekliyor.
Irak Kürtleri, IŞİD'e karşı kazandıkları zaferlere başka kazanımlar katma peşinde. Yıllardır tartışmalı olan ve arzu edilen bazı yerler Kürdistan'a bağlanmak isteniyor. Kerkük bunların başında geliyor. Son günlerde yaşanan gelişmeler de bunu gösteriyor. Kerkük Valisi Necmeddin Ömer Kerim, kadim kentin geleceğini belirlemek için referanduma gidilmesine dair hazırlık yapılması talimatını verdi. Bu konudaki çalışmalara sessizce devam ediliyor.
Kerkük'te yapılacak bir referandumun Kürtlerin lehine sonuçlanması muhtemel. Zira Kürt nüfus bariz bir şekilde üstün durumda. 140. Madde'yi bir türlü işletmeyen Bağdat'a karşı valinin verdiği talimat uygulanabilir mi? Aslında bu talimat aynı zamanda Kürtlerin Bağdat'a meydan okuması anlamına geliyor. Şu bir gerçek ki Kerkük referanduma giderse diğer tartışmalı bölgeler için de emsal teşkil edecek.
Sonucu ne olursa olsun referandum muhtemel bir gerginliği de beraberinde getirecek. Şii-Sünni Araplar Kerkük'ün Bağdat'a bağlı kalmasını istiyor. Kimi Türkmenler de bu görüşte. Diğer bir Türkmen grup, Kürdistan bünyesinde bir Kerkük'ün daha güvenli olacağına inanıyor. Üçüncü bir şık ise Kerkük'ün özerk bir yer olması. Aslında bu şık Amerika Irak'ı işgal ettiğinde ortaya atılmış ve bu yönde planlar yapılmıştı. Lakin şu aşamadan sonra bu şıkkın gerçekleşme ihtimali çok zayıf. Zira Irak'ta değişen dengeler ve demografik yapı, bu şıkkı beslemeye yetmiyor.
IŞİD'in Musul'u ele geçirmesinden sonra Kerkük'e peşmerge gönderilmiş ve şehrin güvenliği sağlanmaya başlamıştı. Bunun üzerine Kerkük'teki peşmerge varlığını ‘kazanım' olarak adlandıran Barzani, burada yaptığı konuşmada “Kötü günler geride kaldı. Kerkük resmen Kürdistan'a bağlandığında Kürtlerin ne kadar adil ve cömert olduğunu tüm dünya görecek.” diyerek Kerkük'ün Kürt bölgesinde kalacağı mesajını vermişti. Zira bağımsızlığı düşünen Barzani, bunun anahtarını Kerkük'ün Kürdistan'a bağlanmasında görüyor. Erbil başkent, Kerkük ise “Kürdistan'ın güneşi” olacak yorumları yapılıyor. Şu artık çok net: Kürtler Kerkük'süz bir bağımsız Kürdistan düşünmüyor.
Vali Kerim, öteden beri Kerkük'ün Kürdistan'a bağlanmasını istiyor. 40 bine yakın peşmergenin hâlâ Kerkük'ü koruyor olması da Kürtler açısından önemli. Bağdat'a bağlı 12. Tümen ise artık Kerkük çevresinde yok. Araplar ve Türkmenler açısından sorun teşkil edebilecek olan Kerkük'ün statüsü, aslında Kürtlerin kendi içinde yalpalamasına da yol açabilecek nitelikte. Çünkü Kerkük'ün kontrolü daha çok Kürdistan Yurtseverler Birliği'ne (KYB) bağlı peşmergelerin elinde. Aynı şekilde şehrin memur ve görevlileri de KYB'ye bağlı. Vali Necmeddin Kerim, KYB siyasi büro üyesi. Bu KDP (Kürdistan Demokratik Partisi) Kürtleri ile KYB taraftarları arasında sorun teşkil edebilir. Kürdistan'a bağlanacak Kerkük'te daha çok KYB, yani Süleymaniye yönetimi hâkim olacak. “Bu durum Erbil'i kızdırır.” görüşü var. Diğer bir nokta ise muhtemel bir referandumda Kerkük'ün Irak Kürt Yönetimi'ne bağlanması hâlinde bu KYB'nin başarısı olarak görülecek ve siyaseten erimekte olan parti Kürtler nezdinde yeniden büyüyecek.