Global uçuş ağını 6 kıtada 351 destinasyona ulaştıran Türk Hava Yolları (THY), geçtiğimiz günlerde başlattığı Sidney uçuşlarını 2026’dan itibaren direkt olarak gerçekleştirecek. Şu anda seferler, haftada 4 gün Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur aktarmalı olarak "Airbus A350-900" tipi uçakla yapılıyor. THY Genel Müdürü Bilal Ekşi, THY'nin tarihindeki en uzun uçuş rotası olan bu seferle ağlarına Melbourne’den sonra ikinci Avustralya şehrini eklediklerini söyledi.
Bilal Ekşi, Avustralya’nın Sidney kentinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Uzak destinasyonlar için seyahati kesintisiz gerçekleştirecek menzildeki uçakları filoya dahil edeceklerini belirten Ekşi, direkt uçuşlar için 2026 sonunu işaret etti. İlk aşamada 100 bin yolcu hedeflediklerinin altını çizen Ekşi, "Sidney ve Melbourne korktuğumuz bir hat değil. Diğer hava yollarıyla yaptığımız iş birliği neticesinde zaten yılda 50 milyon doların üzerinde ciro ürettiğimiz bir destinasyon. Dolayısıyla Sidney ve Melbourne açısından hiçbir endişemiz yok" ifadelerini kullandı.
Uçuş güzergâh sayısı ve İstanbul Havalimanı’nın konumu itibarıyla birçok ülkenin THY uçuşları için teşvik vermek istediğini kaydeden Bilal Eşki, "THY, farklı bölgeleri dünyaya bağlamada etkili olduğu için bazı ülkeler, uçuş başına ödeme veriyor. Örneğin, geçen sene üç milyar dolar kâr ettik. Bu rakamın neredeyse yüzde 99’unu dış hatlardan sağladık" diye konuştu. Bilal Ekşi konuşmasında THY’nin geldiği noktayı şöyle özetledi: "2003 yılında 65 uçağı olan deyim yerindeyse dünyada 35’inci sıradaki bir hava yoluyduk. Bugün 493 uçağımızla, globalde 9. sıraya yükseldik. Yani biz butik bir hava yoluyduk. Zirve yolculuğundayız. 10 yıllık strateji planımıza göre, 2033’te 813 uçağa erişeceğiz ve biz dünyada ilk üç hava yolundan birisi haline geleceğiz. Şu anda bu 600 uçak siparişlik bir projemiz var. Bunun 300 uçağını sipariş ettik. Airbus ile olan müzakereler tamamlandı ve diğer konularda da görüşme aşamasındayız."
Atatürk Havalimanı’nda uçuşlar devam etseydi THY’nin ve tabii ki Türkiye’deki yolcu taşımacılığının bu denli gelişemeyeceğini söyleyen Ekşi şöyle konuştu: “Atatürk Havalimanı'nda pistler kesiştiği için özellikle güneyli operasyonda kapasite otomatik olarak yarıya düşüyordu. Saatte 70 seferden, saatte 35 sefere düşüyordu. Havalimanının çevresi de dolduğu için büyüme şansı yoktu. İstanbul Havalimanı yapılmasaydı Türk Hava Yolları bu kadar verimli büyüyemezdi.”
İstanbul havalimanı ve Anadolu’nun çeşitli yerlerinde açılan yeni terminallerin operasyonel anlamda katkı sağladığının altını çizen Bilal Ekşi, "2023’te 26 tane terminal havalimanı vardı. Şu anda 58'e çıktı. Bunların bazıları yapımı sürüyordu, bazıları da yenilenerek açıldı. Bizim açımızdan tabii havalimanının ve terminalin iyileşmesi yolcu memnuniyeti bakımından önemli. Hava yoluna olan ilgi artmış oluyor. Dolayısıyla Türkiye'de havacılık kültürünün gelişmesi için de önemli görüyoruz" değerlendirmesini yaptı. Bilal Ekşi, kargo yük taşımacılığının özellikle pandemiden sonra ciddi oranda gelişim gösterdiğine dikkat çekti.
Ekşi şunları söyledi: "Pandemi sonrasında tedarik sistemi bozuldu. Dolayısıyla havacılığa yoğun ilgi oldu. Biz dünyada üçüncü sıraya yükseldik. 24 tane kargo uçağımız var. Orta Doğu'nun en büyük Smartis dediğimiz akıllı, depolanabilen kargo ambarına sahibiz. Şu anda İkinci fazını yapıyoruz. İki buçuk milyon ton yıllık elle işleme kapasitesine sahip durumdayız. Bu rakam, 4 buçuk milyon tona çıkarılacak. Kargo taşımacılığı THY'nin kârlılığına çok büyük katkı sağladı. Özellikle Kızıldeniz'in zaman zaman kapanması sebebiyle yükler, Afrika Boğazı'ndan gelince hava yollarında acil kargolar için bir ihtiyaç oluştu. Dolayısıyla fiyatlar yukarıya çıkmış oldu. Bizim de birim gelirlerimiz arttı."
THY Avustralya'da ikinci uçuş noktası Sidney'e seferlerine başladı
Bakan Uraloğlu duyurdu: İstanbul'dan iki yeni destinasyona uçuşlar başlıyor
THY yılın üçüncü çeyreğinde kapasitesini artırdı: 24,5 milyon yolcu taşıdı