GÖLLER İÇİN ÂCİL TEDBİR’LER!...
Göller Bölgesindeki illerimizden Isparta’da, çok sayıda, baraj’lar, göletler, sulama te’sisleri bulunmaktadır. Ayrıca, Eğirdir ve Kovada gölleri gibi iki de büyük gölü vardır. Isparta’lı Başbakan, Cumhurbaşkanı, Süleyman Demirel, 1950-1960 Yılları arasında, İktidar’da bulunan, Demokrat Parti devrinde, D.S.İ., (Devlet Su İşleri) Umum Müdürü idi. Başbakan ve Cumhurbaşkanlığı’nda bulunduğu yıllarda, Demokrat Parti devrinin aralıksız, 10 yıllık Cumhurbaşkanı, Celal Bayar ile ihtilafa düşünce, istihza için, Demirel’i kasd’ederek, “ Şu Bizim Su Müdürü,” diye, hitap ederdi.
Süleyman Demirel, D.S.İ. Umum müdürü iken, Eğirdir Gölü ile Kovada Gölü arasında 22 km.’lik bir kanal açtırmış, Bu kanal vasıtasıyla Eğirdir Gölü’nden drev motopomp’lar vasıtasıyla Kovada Gölüne su basılıyor, Kovada Gölün’den tabi’î meyil ile, Eğirdir Gölüne su bırakılıyor, böylesine devridaimle kanal üzerinde kurulu, küçük bir Hidroelektrik santrali ile Isparta’ya yetecek kadar elektrik üretiliyordu. Filhakika o yıllarda, İnterkonnekte sistem yok idi, ama, herhangi bir sebeple, komşu iller, Konya, Afyon, Burdur ve Denizli’de elektrikler kesilse bile Isparta’nın elektriği kesilmezdi. Bilinen sebeplerle son yıllarda, Eğirdir gölü, kuruma tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır. Kovada Gölü daha yükseklerde, dağların eteklerinde, etrafı tamamen ağaçlarla çevrili, orman içindeki bu gölde sular, 150 metre civarında çekilmiş durumdadır. Kovada Gölünde doluluk nisbeti kafi miktarda bulunsaydı, 22 km,’lik kanal vasıtasıyla buradan Eğirdir Gölüne Cansuyu aktarılabilinirdi.
Beyşehir Gölü nasıl kurtulur- kurtarılır? Beyşehir Gölü’nde daha önce yat’ların kayık’ların seyrettiği yerlerde şimdiler’de, inekler otluyor, hazin manzara, Çarşamba Kanalına su verilemediği için tamâmen kurumuş...
Âcil ve önemli tedbirler: Öncelikle, Regülatör kapakları bir daha ebediyyen açılmamak üzere kapatılmalıdır, Beyşehir Gölünün etrafındaki dağlar’dan Beyşehir Gölüne su taşıyan bütün kanalların ve edelerin önlerine ket vurulmuş, bu dağların eteklerinde, göletler ve bent’ler inşa ettirilmiştir. Son yıllardaki “İklim Değişikliği,” sebebiyle yağışların azalmasına ilaveten, kıt yağışlarda Göle gelmesi gereken suyun önü böylece kesilince, Göl kuruma noktasına gelmiştir. Göl’deki doluluk nisbeti muayyen bir seviye’ye ulaşıncaya kadar, bu gölet ve bent’lerdeki sular göle verilmelidir. Göle su gönderen en önemli kaynaklardan birisi de, Pınargözü Mağarası ve Vadisiydi. Su tutmaya başlayan Yenişarbademli Barajı dolaysıyla Göl, bu kaynağından da mahrum edilmiştir.
Bölge’de, taşkınlarına önleme ve Tarım sulama maksadıyla inşa ettirilmiş Derebucak, Yılmaz Muslu Barajı bulunmaktadır. Derebucak Yılmaz Muslu Barajı, Türkiye’de, Manavgat Oymapınar Barajıyla birlikte, Erozyon’a, kirliliklere ma’ruz kalmayan ömrü uzun, ebed-müddet bir Barajımızdır. Manavgat Oymapınar Barajı gibi, Derebucak, Yılmaz Muslu Barajı’nın etrafı da, asır’lık Çam Ağaç’larıyla çevrili olduğundan hiçbir şekilde erozyon’a ma’ruz değildir
Derebucak’da, Yerli halkın, “Gökböğet,” dedikleri, dere’nin suları, eski devirlerdeki yağışların bol olduğu zamanlarda, Ocak- Haziran arasında, Sakarya Nehri gibi, Dünya’nın en Egzotik Ovası Gembos Ovasına akar, Gembos Ovası, yer yer, 30 metreye kadar yükselen sular dolaysiyle göl haline gelirdi. Gembos Ovası’nın suları, dev düdenler vasıtasıyla, yer altına çekilir, Antalya’da ırmaklara dönüşür ve Akdeniz’e dökülürdü.
Derebucak, Yılmaz Muslu Barajı, bu taşkınlara tedbir ve Gembos Ovası’nın Sulu Tarıma açılması için plânlanmıştı. Derebucak, Yılmaz Muslu Barajı, uzun yıllar, kağıt üstünde Plân’larda kaldı. Plân’dan düşmesin, diye, her yıl, Bütçe Kanu’nuna sembolik bir tahsisat tahsis edilirdi. Nihayet, İstanbul Teknik Üniversitesinde talebe olduğu yıllardan beridir, yakînen tanıdığım, Aziz Dostum, Kardeşim, Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Gıda, Tarım, Hayvancılık ve Su Bakanı olduğunda, bu Fakir’in ısrarlı talepleri ve Baraj’ın Bölge’ye katkıları dikkate alınarak, Mes’ele, devrin Başbakanı, Muhterem, Recep Tayyip Erdoğan’a intikal ettirildi, Bendenizin de da’vet edildiğim bu toplantıda mes’ele arîz-amîk, masa’ya yatırıldı Başbakan Mâdem, Bölge için bu Baraj çok mühim, Mustafa Akkoca Ağabey de Bölgesini iyi bilen ve Bölgesi için düşünen birisi olarak bu yatırım için ısrarlı, öyleyse, Veysel Hoca hemen, Programa alalım, gerekli ödenekleri tahsis edelim, Baraj inşasına derhal başlayalım, ta’limatını verdi. Esasen, inşası zor olmayan, Kayadolgu Derebucak Barajı kısa bir müddet zarfında tamamlandı ve Derebucak Barajı’na, Aslen, Konya- Beyşehir’li olan, İstanbul Teknik Üniversitesinde, Veysel Eroğlu’nun Hocası, Yılmaz Muslu’nun adı verildi.
Derebucak, Yılmaz Muslu Barajı, su tutmaya başladığından kısa bir müddet sonra doluluk nisbeti kısa bir müddet zarfında limitine ulaştı. Öncelikle, Gökböğet’in taşkınları önlendi. Derebucak ve Gembos Ovası Kapalı Sistem, Modern , sulama sistemine kavuşturuldu. Derebucak’daki arazi ve Gembos Ovası sulu tarıma açıldı.
Derebucak, Yılmaz Muslu Barajı, yalnız, Derebucak ve Gembos Ovası’nın sulanması için değil, Baraj’ın suları Derivasyon sistemi ve tünelleriyle bir taraftan, Derebucak v e Gembos ovalarına akıtılırken, diğer taraftan, yine, Derivasyon ve Sabuncubeli Tünelleriyle, ihtiyaç halinde, Beyşehir Gölü’ ne de, akıtılmak üzere, bir kanal açılmıştı. Bu tarihe kadar, Derebucak, Yılmaz Muslu Baraj’ından bu kanal ile Beyşehir Gölü’ne su aktarılıp- aktarılmadığını bilmiyoruz.