Geçtiğimiz aylarda yaşadık ve bitti Paris Olimpiyatları, yaşadık deyip kendimizi çok da avutmayalım, izledik ve okuduk ekseriyetle. Bildiğiniz üzere olimpiyatlar dört yılda bir tertip edilir ve tüm dünya ülkeleri ve sporcuları bu yarışmalara katılmak için can atarlar, büyük bir gayret gösterirler. Olimpiyatlar sadece birkaç ülke ya da birkaç zümre için değil tüm dünya insanlarının seyrine açık bir gösteri, spor yarışmaları toplamıdır. Olimpiyat spor yarışmalarına katılmak kadar başarı kazanıp madalya almak önemli bir prestij dünya kamuoyu tarafından bilinip, tanınmaktır.
Olimpiyat Oyunları veya kısaca Olimpiyatlar, Yaz ve Kış Olimpiyat Oyunları olmak üzere iki ayrı kategoride, dört yılda bir düzenlenen uluslararası çok sporlu etkinlik. 200'ün üzerinde ülkeyi temsil eden sporcuların katıldığı etkinlikler, dünyanın en kapsamlı spor etkinliği konumundadır.
2024 Yaz Olimpiyatları veya resmî adıyla Games of the XXXIII Olympiad, Paris'te 26 Temmuz – 11 Ağustos 2024 tarihleri arasında Uluslararası Olimpiyat Komitesi tarafından organize edilen etkinliktir. Böylece Paris, 2024'te tam 100 yıl sonra olimpiyatlara yeniden ev sahipliği yapıyor. Vikipedi
Tarih: Paris Olimpiyatları bilgileri:
26 Tem 2024 – 11 Ağu 2024
Etkinlik sayısı: 329 (32 branş 48 dal)
Slogan: ''Games wide open; (Türkçe Tamamen açık)
Sporcu sayısı: 10.714
Stadyum: Fransa Stadyumu
Ülke sayısı: 206
**
Olimpiyatlar yapıldı ve bitti, şimdi kendimizi sorgulama vakti. Türk milleti ve Türkiye olarak katıldık bu yarışmalara, arzu ettiğimiz, hedeflediğimiz sonuca ulaşabildik mi?
Türkiye, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları'nı 3 gümüş ve 5 bronz olmak üzere 8 madalyayla tamamladı. Paris 2024 Olimpiyat Oyunları'nı 3 gümüş ve 5 bronz olmak üzere 8 madalyayla tamamlayan Türkiye, sıralamada 64. oldu.
Güzelim ülkemizde, Türkiye’miz de müzik, spor, resim derslerini seçmeli ders kategorisine alıp din dersi saatlerini artırırsan varılan sonucu da kabullenmek gerekir.
Olimpiyatlarda ki başarısızlığımız sadece diğer ülkeler ve diğer ülke sporcularından geri kalmamız ve başarısız olmamız değildir, kendi tarihimiz ve kendi geçmişimize bakıldığında da ciddi bir başarısızlık ve tökezleme, geri kalmışlık görmemiz mümkündür. Gençlerimizi, neslimizi elbette bilim ve teknolojide en iyi olmaları için eğitip donatalım, donatalım da, spor ve sanat ruhu olmayan bireyler bilgi seviyesinde en üst merhaleye ulaşsalar da zayıf ruhlu robot gibi kalırlar ki, bilim ve teknoloji seviyesi robot yapımında başarılı ve maharetli.
Bakış açımızı ve zihniyetimizi bir başımıza sorgulayarak ne yapmak istiyoruz, yapmak istediğimizle yürüdüğümüz yol eşleşiyor mu diye kendi özeleştirimizi yapmamız gerek. Doğrudur, spor ve sanat konularında ahkâm kesecek bir uzmanlığım ve duayenliğim yoktur. Bilirim, iyi bilirim ki, spor ve sanatta başarılı olmak sadece yarışta önlerde olmak manasını taşımaz, zinde ve dinamik, enerjik bir neslin oluşumuna kapı aralamaktır. Bir diğer bildiğim ise Olimpiyat ya da diğer spor ve sanat yarışmalarında iyi olmak, en iyi olmak için bir ay, bir yıl, birkaç yıl çalışma yeterli değildir. Başarıya giden yol nesilden nesile aktarılan bir ruh ve tavizsiz bir çalışma disiplini ile mümkün kılınır. Kötümser değilim ama karamsar olmamam da mümkün değil, bugün hemen şimdi tam bir disiplin ile yola çıkılsa meyveleri en erken 10-15 yıl sonra görülebilecek. Umarım ve dilerim ilgililer de benim hassasiyetim ve bakış açımla değerlendirmelerini yapıp sonramız için depar atarak eksik ve hatalarımızın tespitiyle doğru ve isabetli kararlara ulaşırlar.