Dünyanın, evrenin, döngülerin , hatta şimdiki zaman içindeki halimizin altında yatan kanıtlanan kanıtlanamayan binlerce yıllık teoriler var.
Belgesellerde görüyor kitaplarda okuyoruz. Şaşırtıcı aklımızı zorlayan sorularla beyin fırtınası yapıyoruz.
Ekleyeceğim makaleyi Tarık Demir hazırlamış. İlginç geldi paylaşmak istedim.
“20. yüzyılın en büyük bilim insanlarından biri olan İngiliz astrofizikçi ve matematikçi Stephan Hawking sadece bir kişinin değil, bir nesnenin de zaman içinde hareket edebileceğini kanıtlayan ikna edici bir teori geliştirdi. Ancak böyle bir yolculuğun tekyönlü olduğunu da belirtti. Yani geçmişe giderseniz, geri dönüş yok. Hayatınızı orada geçirmek zorundasınız.
Bu teoriye örnek olarak, 2008 de Çinli arkeologların bulmuş oldukları keşfi gösterebiliriz. Arkeologlar Shanxi eyaletinde, 15. Yüzyılda Ming hanedanının bir imparatoruna ait olduğu düşünülen bir mezar açtılar. Ancak mezarı açtıklarında imparatora değil, bir saray soylusuna ait olduğunu keşfettiler. Ama asıl sürpriz bu değildi. Kazı sırasında bulunan bir nesne dikkat çekiciydi; Taşlaşmış toprak katmanlarının altında bir saat buldular. Bu olağanüstü keşif, incelenmek üzere hemen Pekin’e gönderildi. Sonuçlar tüm dünyayı şaşırttı. Saat İsviçre markasıydı ve seri numarası bu kronometrenin 19. Yüzyılda yapıldığını kanıtlıyordu. Çinli bir soylunun mezarında bulunan bu saat, şu anda tarihin çözülememiş bir gizemi olarak kabul ediliyor”
Ha ha…İsviçre saatleri konulu reklam filmi senaryosu gibi…
