Gazze'de 9 aydır Filistinli sivillere karşı benzersiz bir katliamı sürdüren işgalci İsrail ordusu kendisini "Orta Doğu'nun en güçlüsü" ve "Dünyanın en ahlaklı ordusu" şeklinde tanımlarken sahada ve siyaset meydanında yaşananlar, İsrail ordusunun hala profesyonelleşememiş bir militer yapı olduğunu gösteriyor. Gazze'deki sivil yerleşim yerlerini gelişi güzel bir şekilde tonlarca bombayla vuran İsrail ordusu, 9 aylık süreçte 38 bin Filistinliyi öldürdü. Bunların yarısından fazlasını kadın ve çocuklar oluşturdu. Bununla birlikte, işgal güçlerinin yağma ve taciz olaylarına da karıştığı bizzat İsrail askerleri tarafından görüntülenerek belgelendi.
İsrail ordusunun Gazze'de sürdürdüğü kıyımın 9 aylık sürecinde Savunma Bakanı Yoav Gallant, Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi ve sahadaki komutanlar birçok kez birbirine aksi olan açıklamalar yaptı. Gallant, ayrıca hükümetin silahlı kanadıyla da sert tartışmalar yaşadı. Mayıs ayında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bilgisi dışında bir açıklama yapan Gallant, hükümeti Gazze'deki savaşın sona ermesinin ardından uygulanmaya kabil makul bir politika geliştirememekle suçlayarak kendi planını açıkladı. Bununla birlikte, sahadaki komutanların bir kısmı süreç içinde Gazze'deki savaşın kazanılamayacağını ve operasyonların bitmesi gerektiğini savunurken diğer bir kısmı ise Gazze'de yeterince katliam yapılmadığı için Netanyahu'ya isyan mesajları göndermişti. Bu kargaşa, 7 Ekim 2023'teki ihmalle de birleştiğinde İsrail ordusundaki emir-komuta ve liderlik kademelerinin sorgulanmasına sebep oldu.
İsrail ordusunun "dünyanın en ahlaklı ordusu" olma iddiası bir yana, herhangi bir düzenli orduya yakışmayacak onlarca ahlaki suç işlediği de 9 aylık süreçte birçok kez görüldü. Batı Şeria ve Gazze'de Filistinli sivillerin evlerine giren işgalci askerler, ev sahiplerinin iç çamaşırlarını ahlaksızca ellerine alarak bu görüntüleri sosyal medyada yayınladı. Bunun yanı sıra İsrail ordusuna bağlı kuvvetlerin girdikleri Filistinlilere ait evlerde yağma ve talan hareketleri yaptıkları da yine bizzat askerlerin yayınladıkları görüntülerle ortaya çıktı. İsrail ordusuna bağlı askerler, Filistinli tutuklulara da hiçbir insani değer tanımadan muamelede bulundu. Esirlere çıplak halde işkence yaptıkları görüntüler gündemi sürekli olarak meşgul etti.
Katliama maruz kalan Filistinlilere insani yardım ulaştırmak için Gazze'ye gelen uluslararası insani yardım ekipleri de "ahlaklı" olduğunu savunan İsrail ordusunun direkt hedefindeydi. Birleşmiş Milletler (BM) Filistinlilere Yardım Ajansı'nı (UNRWA) zaten terörist olarak niteleyen işgal güçlerinin bu süreçte insani yardım ekiplerine yönelik en trajik saldırısı 1 Nisan'da yaşandı. Dünya Merkez Mutfağı'na (WCK) bağlı 7 yardım gönüllüsü, Gazze'de İsrail ordusuyla koordineli hareket etmesine rağmen İsrail ordusu tarafından bombalanarak öldürüldü. Bu durum İsrail ordusundaki emir-komuta zincirinin kırık olduğunun bir başka göstergesi oldu.
Gazze'de sivilleri katleden işgal ordusu, direniş örgütleri olan ve kısıtlı imkanlarla savaşan Hamas ve diğer Filistinli örgütlerin karşısında ise tutunamıyor. Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, daha önce birçok kez savaşçılarının kamp kuran İsrail askerlerinin yakınına kadar giderek bomba attığını ve yara almadan döndüğünü gösteren görüntüler paylaşmıştı. Bir görüntüde ise ayağında terlik olan Hamas savaşçıları İsrail tankına yerleştirilecek bombayı kendi aralarında paylaşamıyordu. İsrail ordusunun resmi rakamlarına göre, 7 Ekim'den beri Gazze'de yaklai700 İsrail askeri öldürüldü, 500'den fazla zırhlı araç ise tamamen ya da kısmen imha edildi. İsrail ordusu, bu süreçte onlarca askerini hatayla öldürdü.
Kassam Tugayları 10 İsrail askerini öldürdüğünü duyurdu
