Suriye’de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından, ülke önemli bir yeniden yapılanma sürecine girdi. Esed yönetiminin baskıcı politikaları, ekonomik kriz ve iç savaşın ardından, Suriye halkı nihayet bir umut ışığı görüyor. Yeni yönetimin, ülkenin dört bir yanındaki güvenlik, insani yardım, terörle mücadele, ekonomik kalkınma ve uluslararası ilişkilerde attığı adımlar, Suriye’nin yeniden doğuşunun habercisi olarak öne çıkıyor.
Esed rejiminin zulmünden kaçan milyonlarca Suriyeli, başta Türkiye, Lübnan ve Ürdün olmak üzere yıllarca sığındıkları komşu ülkelerden vatanlarına geri dönmeye başladı. Rejim karşıtı muhalefetin yönetimi devralmasının ardından, güvenlik ve istikrara yönelik önlemler alınmaya başlandı. Yeni yönetimin güvenlik önlemleri ve barışçıl tutumu, mültecilerin geri dönüşünü teşvik ediyor. Türkiye’deki Suriyeli mülteciler, 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesi sonrasında ülkelerine dönmek için Hatay'daki Cilvegözü, Yayladağı ve Zeytindalı sınır kapılarını kullanıyor. Kilis'teki Öncüpınar Gümrük Kapısı'nda da yoğunluk görülüyor. Geri dönen Suriyeliler, yıkılan şehirlerin yeniden inşa edilmesinde ve yerel işletmelerin yeniden açılmasında önemli bir rol oynuyor. Bu durum kısa vadede ülke ekonomisinin yeniden canlanmasına katkı sağlayacak.
Rejim döneminde, özellikle Suriye'nin güneydoğusunda Captagon üretimi yaygınlaşmış ve bu uyuşturucu maddeler, hem iç piyasada hem de yurtdışında ciddi bir pazar bulmuştu. Bu yasa dışı ticaret, hem halk sağlığını tehdit ediyor hem de bölgedeki güvenlik sorunlarını artırıyordu. Yeni yönetim, Captagon üretim tesislerini imha etmeye yönelik kapsamlı bir operasyon başlatarak, ülkenin dört bir yanındaki uyuşturucu imalathanelerini imhaya girişti. Söz konusu adım, ülkenin uluslararası alanda daha güvenilir bir partner haline gelmesine katkı sağlayacak.
Esed rejimine yönelik yıllarca süren uluslararası yaptırımlar, Suriye ekonomisinin çöküşüne neden olmuştu. Yabancı yatırımlar durdu, dış ticaret azaldı ve halkın yaşam standartları ciddi şekilde düştü. Ancak Esed rejiminin devrilmesiyle birlikte, uluslararası toplum Suriye’deki yeni hükümetin politikalarını olumlu bir şekilde değerlendirmeye başladı. Birçok ülke, Suriye’nin özgür irade ile yapılan seçimlerden sonra yeni bir hükümet kurarak, uluslararası yasalar çerçevesinde demokratik bir sistem kurmasını destekliyor. Son olarak ABD'li bazı Kongre üyeleri ABD yönetimine mektup göndererek Esed rejiminin devrilmesinden sonra Suriye'ye yaptırımların geçiş sürecine destek olacak şekilde askıya alınması çağrısında bulundu. Yaptırımların kalkmasıyla uluslararası ticaretin yeniden açılması, dış yatırımcıların ülkeye dönmesi ve ekonomik kalkınmanın hızlanması bekleniyor.
Suriye’deki iç savaş boyunca, Esed rejimi, uluslararası insani yardımların ülkeye girmesini engellemiş ve birçok bölgeye yardım ulaştırılamamıştı. Şimdi ise yeni yönetim, ülke çapında insani yardım girişimlerine onay veriyor. Birleşmiş Milletler, Kızıl Haç ve diğer uluslararası yardım kuruluşlarıyla yapılan anlaşmalar sonucunda, özellikle savaştan en çok etkilenen bölgelere gıda, su, tıbbi malzeme ve diğer temel ihtiyaçlar gönderilmeye başlıyor. Bu yardımlar, sadece savaş mağdurlarının yaşam koşullarını iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda sağlık hizmetlerinin yeniden sağlanması, eğitim alanında büyük adımlar atılması ve altyapı projelerinin hızlandırılması için de büyük bir fırsat yaratıyor.
Suriye iç savaşında, DEAŞ, YPG-SDG/PKK gibi terörist gruplar, ülkenin farklı bölgelerinde güç kazandı. Bu grupların işlediği savaş suçları, yerel halkı ve ülkenin altyapısını büyük ölçüde tahrip etti. Ancak yeni hükümet, terörle mücadelede kararlı bir tutum sergileyerek, bu örgütlerin etkisini sonlandırmaya başladı. PKK’nın kontrolündeki Tel Rıfat, Deyr ez-Zor ve Mümbiç özgürleştirildi. Rakka’da halk terör örgütü PKK/YPG'nin kentten ayrılması talebiyle gösteri düzenledi. Kısa zaman içerisinde Rakka ve Ayn-el Arab’a da operasyonların başlayacağı ve ülkenin terörden temizleneceği öngörülüyor.
Esed rejiminin çökmesi sonrası yeni yönetim, Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlamaya yönelik kararlı bir tutum sergiliyor. HTŞ'ye bağlı Siyasi İşler Dairesi Sözcüsü Ubeyde Arnaut, Suriye'nin birlik içinde kalması gerektiğini ve hiçbir parçasının yeni hükümetin kontrolü dışında kalmaması gerektiğini vurguladı. Aranout, El Arabiya televizyonuna yaptığı açıklamada, "Ülkenin herhangi bir yerinin Şam hükümetinin kontrolü dışında kalmasını kabul etmiyoruz" dedi.
Suriye'de geçiş hükümetinin kabinesi açıklandı. Muhammed el-Beşir'in geçici hükümetin başbakanı olacağı açıklanmıştı. İçişleri Bakanlığı’na Muhammed Abdurrahman, Adalet Bakanlığı’na Şadi Muhammed el-Visi, Ekonomi Bakanlığı’na Basil Abdulaziz ve Medya Bakanlığı’na Muhammed Yakup el-Ömer getirildi. Tarım Bakanlığı’na Muhammed Taha el-Ahmed, Sağlık Bakanlığı’na Mazen Muhammed Dakhan, Dini Vakıflar Bakanlığı’na Housam Hajj Hüseyin ve Eğitim Bakanlığı’na Nazi
Suriye devriminden çıkarılacak dersler
Suriyeliler Esed sonrası ilk cuma namazı için Emevi Camii'ne akın etti
MİT Başkanı Kalın'ın Emevi Camii'nde dua ettiği anlara dair fotoğrafı ortaya çıktı
