Bir Tat Bir Doku adlı gösteri gerçekten muhteşemdi. Hayatımızın Bir Tadı ve Bir Dokusu haline gelmişti. Hayata dair gözlemler içermekteydi. Tabii her ne kadar Cem Yılmaz gösterinin içinde “Her dakika gözlem yapmıyoruz.” Benzeri bir cümle kurmuş olsa da ve o şekilde bir espiri yapsa da...
Ayrıca o gösteride okuldan atılıp Gauss yöntemini bulan Gauss`la ilgili “Hocam dur bir sayı bulup geliyorum” espirisi o yıllarda beni çok güldürmüştü. Aynı gösteride hayatın içinden tespitleri gerçekten müthiş olup, o yıllarda herkesi gülümsetmiştir. Yine o yıllarda arkadaş çevremdeki sohbetlerde “Cem Yılmaz çok bozdu.” Cümlesini dün gibi hatırlıyorum. Ben hiçbir zaman o görüşte olmadım. Ama bunun sebebi Cem Yılmaz’ın kendi çıtasını yüksek tutması, beklentileri yükseltiyor olması.
Kısacası Cem Yılmaz çok başarılı olduğu için her daim başarılı olması bekleniyor. Tabii anlaşılamamak durumu da söz konusu bu durum stand up gösterileri ve filmleri için de geçerli…
Benim bu konudaki fikrim ise Cem Yılmaz`ın yaptığı her projenin başarılı olduğudur. Zaman zaman farklı projeler yaparak komedinin dışına çıkıp ters köşe filmler yapsa da bu filmlerini de başarılı buluyorum. Tıpkı Jim Carrey`i başarılı bulduğum gibi…
Jim Carrey`de çok başarılı bir komedyen olmasına rağmen dram filmlerinde rol almış ve çok başarılı olmuştur. Örnek verecek olursam Jim Carrey`in rol aldığı Sil Baştan filmi aşk acısı çeken Joel Barish karakterinin yaşadığı dramı anlatıyor. Aynı şekilde yine Jim Carrey`in rol aldığı Truman Show filminde canlandırdığı Truman Burbank karakteri de bir dram yaşamaktadır. Jim Carrey`de bu iki dram filminde rol almıştır. Ve çok başarılı olmuştur. Aynı durum Robin Williams için de geçerlidir. Komedi filmlerin de rol alan başarılı aktörün dram filmleri de vardır. Robin Willams yapım yılı 1997 olan Can Dostum filminde üniversitede çalışan Will Hunting`e (Matt Damon) öfkesini kontrol etmesi için terapi yapan üniversite profesörü olan Sean Maguire`yi canlandırmaktadır. Bu örnekler çoğaltılabilir.
Cem Yılmaz`da hayatın içinden filmler yapmaktadır. Komedi, dram, başarısızlık hikayeleri yani hayatın içinden hikayeler… Herşey Çok Güzel Olacak(1998) filmi ile sinemaya adım atan Cem Yılmaz bu filmde Altan ( Cem Yılmaz) yıllardır görmediği ağabeyi Nuri(Mazhar Alanson) ile tesadüfen karşılaşacak. Nuri`nin hayatında karışıklığa yol açacaktır. Bu filmde Altan`ın hayatta ne kadar başarısız olduğunu Nuri’nin de standart olarak devam eden hayatının nasıl karıştığı anlatılmaktadır. Bir diğer komedi/dram filmi ise Hokkabaz(2006) başarılı bulduğum bir filmdir. Hatta sevdiğim filmler listesinde üst sıralarda olduğunu söyleyebilirim. Yine hayatın içinden yapay olmayan bir hikayesi olması beni çeken noktası olduğunu söyleyebilirim. Hikayesinde bir başarısızlık öyküsü kaynaklı bir durum anlatılıyor. Umutlar, hayaller, beklentiler... Gelelim günümüze Karakomik filmler 2 Arada, Kaçamak, Deli ve Emanet hepsi başarılı bulduğum filmler… Tabii ki sinema seyircisinin Cem Yılmaz filmlerinden beklentisi gülmek bunu da anlıyorum. Cem Yılmaz’ın şu cümlesiyle yazıma son veriyorum. “Karakomik filmleri yapmakta ki amacım Nuri Bilge Ceylan filmlerinin izlenmesini sağlamaktı. Fakat benim filmlerim Nuri Bilge Ceylan filmleri kadar izlendi.” Sinemaya ve Türk mizahına katkılarından dolayı çok çok teşekkürler Cem Yılmaz…
Cem Yılmaz filmleri gişe rakamları…
İlk üç gün Toplam seyirci
Karakomik Filmler 2 139.849 440.817
Karakomik Filmler 276.086 700.519
Arif V 216 1.331.691 4.968.462
Ali Baba ve 7 Cüceler 539.639 1.828.311
Pek Yakında 398.864 2.187.278
A.R.O.G. 816.304 3.707.086
Hokkabaz 247.917 1.710.212
