Ankara
Kore Kültür Merkezinin (KKM) yeni Müdürü Jeon Seungchul, Türkiye'nin, 2017'de Koreceyi müfredatta ikinci yabancı dil kabul ettiğini belirterek öğrencilerin Korece derslerine ilgilerinin arttığını, buna yönelik destek projelerinin içeriğini genişleteceklerini söyledi.
Jeon, Türkiye'de göreve başlamasının ardından, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Jeon, Türkiye ve Güney Kore'nin dil ve kültür benzerliği bulunduğunu, Kore Savaşı'ndaki dayanışma ve 2002 Dünya Kupası'nda karşılıklı destekleri gibi nedenlerden ötürü birbirlerini "kardeş ülke" kabul ettiklerini ifade etti.
Kovid-19 salgını sonrasında Türkiye'de Kore Dalgası'nın belirgin şekilde yayıldığına; bu dönemde Kore dizi ve filmlerinin Türkler arasında rağbet gördüğüne dikkati çeken Jeon, "KKM, ileride de Kore Dalgası'nın yayılmasını görev olarak görmektedir. Özellikle Türkiye'de yapılan 2023 yılı Kore Dalgası Durum Analizi Raporu, yaşları 40 ila 50 olan kişilerin Kore'ye karşı olumlu bir algıya sahip olduğunu ancak gençlerin daha düşük bir algıya sahip olduğunu göstermektedir. Bu nedenle iki ülkenin gelecek nesiller için tarihi iş birliği, özel ilişkiler ve kültürel yakınlığı vurgulayan programlar veya etkinliklerin daha da güçlendirmesi gerektiğini düşünmekteyim." dedi.
Jeon, Türkiye'nin, 2017'de Koreceyi milli eğitim müfredatında ikinci yabancı dil kabul ettiğini hatırlatarak öğrencilerin Korece derslerine ilgilerinin arttığını, buna yönelik destek projelerinin içeriğini genişleteceklerini kaydetti.
Kültür, sanat, spor ve turizm alanlarında işbirliğini güçlendirmeyi hedeflediklerini belirten KKM Müdürü Jeon müze, kütüphane, sanat galerileri gibi kültür ve sanat kurumları arasında ortak ve özel sergiler düzenlemek gibi karşılıklı faaliyetler planladıklarını dile getirdi.
Jeon, bugünün dış politikasının "Yeni Halkla İlişkiler Diplomasisi" adı verilen bir tutum değişikliğiyle karşı karşıya olduğunu; bunun, geleneksel anlamdaki devletler arası iletişim ve müzakere süreçlerinden farklı olarak kültür, sanat, yardım, bilgi, dil, medya, tanıtım gibi çeşitli araçları kullanarak, kitlelere doğrudan ulaşıp onların kalplerini kazanmak ve olumlu bir imaj oluşturmak amacıyla yapılan faaliyet olduğunu anlattı.
K-Pop’a yönelik teveccühün yanında, eleştirilerin de bulunduğuna ilişkin ise Jeon, şu değerlendirmeyi yaptı:
"2023'te Türkiye'de yapılan uluslararası Kore Dalgası durum analizi raporuna göre, ankete katılanların yüzde 83,4'ü Kore ile ilgili algılarında olumlu bir tepki verirken negatif algılar yüzde 1,9 gibi göreceli olarak düşük bir seviyede kalmıştır.
Ancak yerel endüstrilerin korunması ve yerli içeriklerin geliştirilmesi gibi açılardan bakıldığında, Kore Dalgası'nın olumsuz etkileri olduğu görüşüne ve aşırı ticarileştiği eleştirilerine asla hafife almamak gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle, bu tür olumsuz algıları azaltmak ve karşılıklı anlayışı artırmak için çift taraflı kültürel etkileşimi daha da güçlendireceğiz."
KKM'nin, gelecek haftadan itibaren Türkiye'de yaşayan Korelilerin Türkiye'nin siyasi, ekonomik, sosyal sistemleri hakkında bilgilerini artırmak amacıyla özel dersler düzenleyeceğini ifade eden Jeon, "Aynı şekilde, Türk toplumunda Kore kültürüne yönelik yanlış anlaşılmaları azaltmak için Kore ile ilgili seminerleri daha sık ve özenle hazırlamayı planlamaktayız. Kore ile ilgili broşür ve kitapları da daha fazla sunarak Türk toplumunun Kore ve Kore kültürüne ilişkin bilgi birikimini artırmaya çalışacağız." dedi.
Jeon, Türkiye'de insanların kendisine çok yardımcı olduğunu söyledi.
"Eşim de dahil olmak üzere birçok Koreli, Türk dizilerine büyük ilgi gösteriyor. Özellikle eşim, 'Muhteşem Yüzyıl' dizisini seviyor ve ben de onunla birlikte birçok bölümü izledim." ifadelerini kullanan Jeon, geçmişte fırsat buldukça döner kebabı severek yediğini ve ülkesinde son dönemde kaymağın popüler olduğunu aktardı.
25 Haziran'da Hatay'daki 'Kore-Türk Dostluk Konteyner Kenti'nde deprem mağdurlarına yardım etmek için bir etkinlik ve yemek daveti düzenlemeyi planladıklarını belirten Jeon, 29 Haziran'da ise Nevşehir'de "K-Kültür Festivali" düzenlemeyi planladıklarını dile getirdi.
Jeon, 2007'de İspanya'dan başlayarak İtalya ve Yunanistan üzerinden Türkiye'ye arabayla seyahat ettiğini ve o dönemde Türkiye'nin büyüleyici ve hayranlık uyandıran doğal manzaraları ile İstanbul'un egzotik mimarisinin kendisini derinden etkilediğini söyledi.