Şiir ve yazıları Yedi İklim başta olmak üzere çeşitli dergilerde yayımlanan Uğurcan Güler’in ilk kitabı Cinayeti Ben İşlemedim okurla buluştu. Güler, “Ben kendime özgü bir şiir yazdığımı düşünüyorum. Cinayeti Ben İşlemedim benim sesim” diyor.
İlk eseriniz yayınlandığında neler hissettiniz?
Söze çok sevdiğim bir anekdot ile başlamak isterim: Rivayet odur ki IV. Murat Bağdat’ı aldıktan sonra çevresindekilere, “Bağdat’ı almak Bağdat’ın kendisinden de mi güzeldi ne?” diye sorar. Bence bu söz, yol sırasında harcanan emeğin uğraşılan işin sonucundan daha kıymetli olduğunu gösterir. Bağdat zaten güzeldir; ama verilen emek onu gözlerde daha da güzelleştirmiştir. Cinayeti Ben İşlemedim şu an benim için bir sürecin sonu olsa da ben yolda olmanın yolun kendisi kadar güzel olduğunu düşünüyorum. İlk şiirimin dergide yayımlandığı gün nasıl heyecandıysam kitabımı elime aldığım gün de öyle heyecanlandım diyebilirim. “Bâki kalan bu kubbede hoş bir sadâ”dır denir, Cinayeti Ben İşlemedim yaşarken hissettiklerime tanıklık edecekse ne mutlu bana.
Kitabınızı elinize alınca ilk olarak ne yaptınız?
Şiirlerimi ilk kez okuyormuşçasına tekrar tekrar okudum.
Kitabınızı ilk kime imzaladınız?
Kendisini her zaman yanımda hissettiğim, kitabımı ithaf ettiğim kişiye.
Okur önce hangi şiirinizi okumalı?
Turgut Uyar bir dönem Papirüs’e yazdığı “bir şiirden” yazılarında gündemine aldığı şairin bir şiirinden hareketle şiir anlayışını, şiire karşı olan tutumunu incelemiş. Demek ki sadece bir şiir bile bir şairin bütün şiirleri hakkında yorum yapabilmemize imkân sağlayabilir. Said Yavuz bir dizesinde Turgut Uyar’ı doğrularcasına, “bir şiirden gelir ne de olsa bütün şiirler” der. Bu arada sürekli aynı şiiri yazmak ile okura aynı ses tonundan farklı şiirlerle hitap etmek ayrı şeylerdir. Ben kendime özgü bir şiir yazdığımı düşünüyorum. Cinayeti Ben İşlemedim benim sesim. Bu yüzden kitabımı okuyan bir kişinin hiç duymamış bile olsa okuduğu her şiirden sonra benim sesimi duyacağına inanıyorum. Kimseyi yönlendirmek istemem; zaten nitelikli okur bir kitaba nereden başlayacağını, onu nasıl okuması gerektiğini herkesten iyi bilir.
Gece mi yazarsınız, gündüz mü?
Mallerme’e göre “başarılı şiir, şansın yardımıyla yazılamaz.” Bence de öyle… Şiire yolum daha çok geceleri düşüyor ama bir şiiri bitirmek çoğunlukla günlerimi alıyor. Bu yüzden sorunuza cevaben “günler” diyebilirim.
Defter mi, bilgisayar mı?
Eğer duyarlığım doyum sürecine ulaşmışsa yazmak için yer ve zaman seçmem, en yakınımda bulunan ne ise ona yazarım; fakat şiirlerimi yazmak için daha çok defteri, yazı içinse bilgisayarı tercih ettiğimi söyleyebilirim.